Friday, December 29, 2006

Süper Hafıza Kartları Yolda

IBM, Qimonda ve Macronix firmaları, elektronik yongalara az enerjiyle çok hızlı işlem yapma imkanı veren keşifte bulundu. IBM nanoteknoloji sorumlularından Spike Narayan, keşfin kısaca PCM adı verilen ve 'flash' hafıza kartlarından 500 ila 1000 kat daha hızlı hafıza kartlarıyla ilgili olduğunu söyledi. PCM kartı; dijital kameralar ve müzikçalar gibi cihazlarda kullanılan 'flash' kartlarının tükettiğinin yarısı kadar enerji harcıyor. Narayan, 'Flash kartlarıyla yapılamayan birçok şey, PCM hafıza kartlarıyla yapılabilir. Bunlar harddiskin yerini alabilir, daha hızlı bilgisayar yapılabilir' dedi. Narayan, şirketlerin istemesi halinde, PCM´in nanoteknolojiyi tamamlayabileceğini kaydetti. Hızlı ve 'ekonomik' PCM kartlarının, kısa sürede 'flash' hafıza kartlarının yerini alması bekleniyor. Yeni yonganın, IBM'in geliştirdiği yeni bir yarı-iletken alaşım esaslı olduğu belirtildi. IBM, Qimonda ve Macronix, 2005'te araştırma alanında ortak çalışma yapmayı kararlaştırmıştı. PCM kartlarıyla ilgili ayrıntılı teknik açıklamanın, bugün San Francisco'da başlayacak uluslararası elektronik fuarında yapılması bekleniyor.

Hacker'lar 2007'de Atağa Geçecek

Bilgisayar güvenliği uzmanları, 2007'de hacker'ların, mobil telefonlar, anında mesaj ve MySpace gibi toplu web sitelerini hedefleyen, milyarlarca dolar kayba neden olabilecek yeni bir 'siber savaş cephesi' açacakları uyarısında bulundu. Trend Micro adlı İnternet güvenlik firmasından Dave Rand, kullanıcıların e-posta yoluyla gelen tehlikenin farkına varmaları ve önlemlerini almalarının ardından, suç çetelerinin de online dolandırıcılık yapmak, sahte mal satmak veya şirket sırlarını ele geçirmek için yeni yollar bulduklarını belirtti. "Saldırılar daha sofistike hale geliyor. Herşey para için ve bu yoldan çok para elde ediyorlar" diyen Rand, 2007'de bilgisayar korsanlarının daha odaklanmış saldırılar düzenleyebilmek için, MySpace gibi toplu web sitelerinden bilgi elde etmeye çalışacakları uyarısında bulundu. İdeal ortamlarTrend Micro şirketinin casus yazılımla mücadele için teknoloji bölümü başkanı Ed English de bu tip toplu sitelerin, casus ve kötü amaçlı yazılım için ideal ortamlar olduğunu belirtti. Ed English, bu tip toplu web sitelerinin kullanıcıları için, tüm klavye hareketlerini gizlice kaydeden veya dışarıya milyonlarca spam posta atmalarına neden olan bir virüsün bulaşması olasılığının yüksek olduğuna da dikkat çekti.

Cep Telefonları Çin Malı Olacak

Dünya çapındaki cep telefonu üretiminin 2007 yılında 1 milyarı aşması ve bunun yüzde 40'ının Çin malı olması bekleniyor. Resmi istatistiklere göre, bu yılın Ocak ve Ekim ayları arasında Çin'in cep telefonu üretimi 370 milyonu aşarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 60 arttı. Çin Uluslararası Radyosunun Bilişim Bakanlığından alınan bilgiye dayanarak yayımladığı haberde, Nokia ve Motorola gibi dünya markalarıyla kıyaslandığında bazı Çin markalı cep telefonu işletmelerinin teknolojik seviye ve piyasa ortamı gibi açılardan geri kaldığına işaret edilerek, cep telefonu üretiminde "kağıtların yeniden karılacağı" ve teknoloji gücü zayıf olan bazı işletmelerin eleneceği kaydedildi. Çin'deki yabancı sermayeli cep telefon şirketlerinin üretimi geçen yıl 200 milyonu aşmıştı.

2006'ya Damga Vuran Buluşlar

NASA, aylar süren ertelemeden sonra, meteorologlara büyük fırtınaların daha iyi tahmininin yapılması ve iklim değişikliğini gözleme olanağı sunan uyduyu 24 Mayıs'ta fırlattı. GOES-N (Geostationary Operational Environmental Satellites) adlı uydu, NASA ve Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi tarafından 1975'ten bu yana tasarlanan uyduların en gelişmişi.

Smart-1'in İyon Motoru
Avrupa'nın Ay'a gönderdiği ilk uzay aracı olan Smart-1'in, bir nefesten biraz daha güçlü olan iyon motoru, uzayın keşfinde yeni bir kapı açtı. NASA tarafından 2001'de Borelly kuyruklu yıldızına gönderilen Deep Space 1 uzay aracında denenen iyon motoru, çok küçük bir itiş gücü üretmesine karşın, yakıtlarını birkaç dakikada tüketen kimyasal motorlu füzelerin aksine, yıllarca çalışabiliyor.

Monday, December 25, 2006

Akıllı Mikroçip Kulağımıza Girdi

Widex, yeni geliştirdiği Inteo ile işitme cihazı teknolojisine tam anlamıyla kişiye özel yepyeni bir boyut katıyor. İçindeki akıllı mikroçip ile kullanıcının yaşam biçimine uygun olarak seçim yapabileceği birçok değişik program ve program kombinasyonlarını içeren Inteo, mini bilgisayarı ile tamamen kişiye özel ve etkileşimli kullanım olanağı sunuyor. Ayrıca kullanıcı, Inteo’nun uzaktan kumandası ile bulunduğu ortama veya aktiviteye uygun programı seçebiliyor.
1995 yılında ilk dijital kulak içi işitme cihazı Senso CX’i üreten ve dünya çapında bir üne kavuşan Widex, yeni geliştirdiği Inteo ile işitme cihazı teknolojisine tam anlamıyla kişiye özel yepyeni bir boyut katıyor. İçindeki akıllı mikroçip ile kullanıcının yaşam biçimine uygun olarak seçim yapabileceği birçok değişik program ve program kombinasyonlarını içeren Inteo, mini bilgisayarı ile tamamen kişiye özel ve etkileşimli kullanım olanağı sunuyor.
Inteo, işitme cihazı kullanıcılarının en önemli problemlerinden biri olan ve kulağa telefon yaklaştırılması, ya da işitme cihazının gevşemesi gibi durumlarda oluşan yüksek frekanslı ıslık sesini engelleyen “(geribesleme) ıslık önleyici” özelliğiyle işitme cihazı kullanıcılarına maksimum konfor sağlıyor. Inteo’nun zarif ve kulak içinde görünmeyen (Tam Kanal İçi, veya odyoloji dünyasında CIC - Completely-In-Canal olarak adlandırılan) modellerine ek olarak; kullanıcı için daha fazla rahatlık ve sesin daha doğal olarak üretimini sağlayan açık uygulama(Elan) modellerine kadar geniş bir ürün yelpazesi bulunuyor.Widex Orta Doğu Bölgesi Uluslararası Satış ve Pazarlama Koordinatörü Henrik Chritiansen stratejisi her zaman üretim adedinden çok kaliteyi artırmak ve yeni teknoloji geliştirmek olan Widex’in yeni ürünü Inteo’nun “Akıllı Mikroçip” özelliğine ek olarak benzersiz ‘Yüksek Nitelikte- Tanımlı Konumlandırıcı’ ve ‘İşitebilirlik Arttırıcı’ özelliklerini de barındırdığnı belirterek ürünle ilgili şu bilgileri verdi:“Yüksek Tanımlı Konumlandırıcı, kullanıcının arkasından konuşuluyor olsa bile, konuşan kişinin sesini belirleyen değişken yönlenmeli bir mikrofon sistemi. İşitme kaybı olan insanlar çoğunlukla kuş sesi, orkestradaki ziller veya mikrodalga fırının uyarı sesi gibi yüksek frekanslı sesleri işitemez. Bu seslere yalnızca güçlendirme uygulamak ise seslerin kullanıcı tarafından işitilebileceği anlamına gelmiyor. ‘İşitebilirlik Arttırıcı’ ile frekans azaltılarak tüm bu seslerin yeniden işitilebilmesi sağlanıyor. Temel olarak, mikroçip ortam gürültüsünü belirleyerek baskılıyor daha sonra konuşma seslerini belirleyerek, söylenen sözcüklerin daha net ve daha anlaşılabilir olmasını sağlayacak şekilde güçlendiriyor.”Dünyada her 10 kişiden birinde işitme kaybı olduğu tahmin ediliyor. Sadece Avrupa’da işitme kaybı olan 70 milyon kişi bulunuyor. Kuzey Amerika’daysa bu rakamın 30 milyon civarında olduğu tahmin ediliyor.

DX10 Uyumlu NVIDIA Ekran Kartları Yolda

Lider ekran kartı ve anakart üreticisi Gigabyte, NVIDIA’nın en yeni grafik işlemcisi GeForce 8800 teknolojili Ekran Kartları Gigabyte GV-NX88X768H-RH ve GV-NX88S640H-RH modellerini duyurdu. Ekran kartları, Shader Model 4.0 için tam destek ile en yeni Unified Shader mimarisini benimseyen dünyanın ilk DirectX 10 GPU’ları ile donatılmış olarak geliyor.
GV-NX88X768H-RH ve GV-NX88S640H-RH, oldukça gelişmiş oyun tecrübesi için sofistike oyun işlemlerini yüksek seviyelerde sunan 768 MB GDDR3 bellekli GeForce 8800 GTX ve 640MB GDDR3 bellekli GeForce 8800 GTS teknolojilerine sahip bulunuyorlar. Kullanıcıları yeni bir oyun heyecanı alanına taşıyan; Gigabyte GV-NX88X768H-RH ve GV-NX88S640H-RH, eşsiz ev sineması tecrübesi için yüksek kaliteli HD video sağlayan HDCP (High-bandwidth Digital Content Protection) özelliğinin yanısıra, 128 ve 96 ‘stream’ işlemci özelliğine de sahipler. Gigabyte GV-NX88X768H-RH ve GV-NX88S640H-RH, Shader Model 4.0 için tam destek ile en yeni Unified Shader mimarisini benimseyen dünyanın ilk DirectX 10 GPU’ları ile donatılmış olarak geliyorlar. GV-NX88X768H-RH ve GV-NX88S640H-RH, DirectX 10’u kullanarak, en gerçekçi oyun efektlerini sunabiliyorlar ve kullanıcıların, yeni Aero Interface dahil olmak üzere, Microsoft Windows Vista Premium’un sunduğu tüm avantajları yakalamasına olanak sağlıyorlar.Grafik çözünürlüğünü geliştirmek için NVIDIA Extreme High Definition (XHD) ile entegre olan Gigabyte GV-NX88X768H-RH ve GV-NX88S640H-RH, en iyi dual 2560X1600 ekran çözünürlüğü için Dual Dual-Link DVI gibi en yeni video çıkış arabirimlerine sahiptir. Eski GPU jenerasyonlarından farklı olarak, NVIDIA GeForce 8800, kusursuz resim kalitesi ve son derece yumuşak video gösterimi için kullanılan entegre video işlemciye de sahiptir.

Google Nereden Para Kazanıyor?

İnternetin önde gelen arama motorlarından Google’ı, Türkiye’deki internet kullanıcılarının yüzde 90’ının tercih ettiği bildirildi.Google Türkiye Müdürü Erem Karabey, arama motorunun gücünün gittikçe kuvvetlendiğini, bunu daha iyi hale getirmeye çalıştıklarını bildirdi.
Karabey, bir tez çalışması sonrasında arama motoru olarak ortaya çıkan ve ardından ticari bir ürüne dönüşen Google’ın bugün 9 bin 400’e yakın çalışanının bulunduğunu, son 4 çeyrekteki gelirlerinin toplamının 10 milyar doları bulduğunu ifade etti.
Google’ın, dünyadaki 1 milyar internet popülasyonunun neredeyse yarısını kullandığı bir ürüne dönüştüğünü kaydeden Karabey, bu noktaya arama motorundaki güçleriyle geldiklerini vurguladı. Karabey, "Bu noktaya gelişimizi arama motorunun ilintili doğru bilgiyi doğru sıralama ve doğru yapıda getirebilmesine borçluyuz. En büyük gücümüz budur" dedi.
Google’ın "dünyadaki tüm bilgiyi organize etmek, bu bilgiyi erişilir ve kullanılır hale getirmek" misyonuyla çalıştığını anlatan Karabey, geçmişte internette tam bir kaos olduğunu, Google’ın buna bir düzen getirerek en kısa yoldan bilgiye erişim olanağı sunduğunu kaydetti. Karabey, "Altyapımız iyileşiyor. Arama motorumuzun gücü gittikçe çok daha kuvvetleniyor ve daima bunu daha iyi hale getirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

GOOGLE, İLİNTİLİ REKLAMLARDAN KAZANIYOR
Karabey, Google’ın reklam gelirleri ve faaliyetleri konusunda da bilgi verdi. Google’da arama yapıldığında, sol tarafta istenilen sonuçların, sağ bölümde ise 4 satırlık reklam içerikli ilintili bilgilerin yer aldığını anımsatan Karabey, sağ bölümdeki ilintili reklamların Google’ın gelirlerinin yüzde 99’unu sağladığını kaydetti.
Erem Karabey, Türkiye’deki reklam harcamalarının kırımına bakıldığında, reklam harcamalarının yüzde 38’inin televizyonlara gittiğini belirtti.
Türkiye’deki 16,5 milyon internet kullanıcısının medya kullanımına bakıldığında ise kullanıcılarının yüzde 37’sinin televizyona, yüzde 22’sinin internete zaman ayırdığını ifade eden Karabey, bu nedenle internetin reklam verenler için önemli bir fırsat yarattığını söyledi.

"KULLANICILARIN TAKDİRİNE MAZHAR OLMAYA ÇALIŞIYORUZ"
Karabey, arama motorlarının elinde tuttuğu bilgileri ulusal konularda hükümetlerle paylaşıp paylaşmadığı konusundaki soruyu yanıtlarken, her mecranın hukukun altında olduğunu, internetin de bir hukukunun bulunduğunu belirtti.
Karabey, "İnternet hukuksuzluğun olduğu bir yer değil. Kişiler suç işlemediği sürece her yerde rahat olmalılar" dedi.
İnternette arama yapanların sistemde bir takım izler bıraktığı, bunun kullanıcılarda endişeye neden olup olmadığı sorusu üzerine de şunları söyledi:
"Soru işareti oluşan bir kitle var ama bu tamamen zeminsiz. Google, son kullanıcılarının bilgilerini kimseyle paylaşmaz. Google’ın gülümseyen yüzünü devam ettiriyoruz. Biz her arama ihtiyacında bir tercihiz aslında. Kullanıcıların takdirinize mazhar olmaya çalışıyoruz. Güven ilişkisi ilk kuruluştan beri kullanıcılarla var ve kullanıcılar sonuna kadar bize güveniyor. Google, kullanıcıların güvenine hiçbir zaman halel getirmez."

EN ÇOK ARANANLAR...
Erem Karabey, Google için Türkiye’nin ilgi çekici bir ülke olduğunu da vurguladı. Türkiye’de 16,5 milyon internet kullanıcısı, 2,5 milyon ADSL bağlantısı bulunduğunu anımsatan Karabey, Türkiye’de geniş bant internet erişimi arttıkça Google’ın kullanımının daha da artacağını ifade etti.
"Türk Ulusu internette ve internet vazgeçilmez bir mecra" diyen Karabey, "Türkiye’de kullanıcıların yüzde 90’ı arama motoru olarak Google’ı tercih ediyor. Herhangi bir ürün ve hizmet satın almak istediklerinde birinci tercihleri Google oluyor. Daima Google’da bir araştırma yaptıktan sonra ürüne temayül ediyorlar" dedi.
Karabey, kullanıcıların Google’da en çok neyi aradıklarına ilişkin soruyu yanıtlarken, bu konuda periyodik olarak neler arandığının listesini açıkladığını ifade etti. Karabey, şöyle devam etti:
"İlk onda, her zaman özellikle kişilerin kendi ürün ve hizmet kullanımlarıyla ilgili aramaları var. Türk sanatçıları var ilk on içine giren.
Özellikle yatırımla ilgili konularda çok arama var. En çok aranan kelime denilince onu açıklayamıyoruz ama SSK kelimesi en çok aranan kelimelerden birisidir. Konjonktüre ve zamanın ruhuna göre konular daha çok aranıyor. Şu zamanlarda arabalarla ilgili aramalar en üst sıralarda."

TÜRKÇE TOOLBAR HİZMETE GİRDİ
Google Türkiye Müdürü Karabey, Google’ın yeni oluşturulan Türkçe toolbarının da hizmete girdiğini bildirdi. "Toolbar konseptini en ileri noktaya taşıyan şirket olduğumuza inanıyoruz" diyen Karabey, yeni toolbarın, kullanıcının tercihlerine göre ayrıştırılabilen pek çok fonksiyonun yanı sıra en kısa zamanda arama ve Google dünyası içinde kullanılan ürünleri getirebilen fonksiyonlara sahip olduğunu vurguladı.
Maile erişimin yanında diğer Google ürünlerine kolayca erişim sağlayan toolbarlarda normalde bir arama motoru bilgisi, yanında hava durumu bilgisi bulunduğunu dile getiren Karabey, internet kullanıcılarının Google’ın Türkçe toolbarını denemelerini tavsiye etti.

GAFFUR ÇAKKIDI SHOW